Tarlabaşı'nda, Beyoğlu Kentsel Sit Alanı içerisinde kalan ve 209'u Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından kültür varlığı olarak tescil edilmiş 269 binayı kapsayan alan, 28.03.2006 gün ve 26122 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu kararı ile yenileme alanı ilan edildi.
2006 yılında Beyoğlu Belediyesi tarafından Tarlabaşı Mahallesi sakinlerine bir toplantı davetinde bulunuldu ve bölgenin dönüşüm planlarını duyuruldu. Bu görüşmeler daha sonra 2005 yılında çıkan 5366 (Yenileme Yasası) sayılı yasa ile “uzlaşma görüşmeleri” adını altında anıldı, bu tutanaklar projenin yasal zemini olarak kullanıldı.
16.03.2008 tarihinde ise Tarlabaşı mülk sahipleri ve kiracıların bir bölümü tarafından Tarlabaşı Mülk Sahipleri ve Kiracıları Kalkındırma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği kuruldu.
Projeye karşı yapılan eylemler, suç duyuruları ve davalarda dernek aktif rol aldı ve 2014 yılında kurulan Beyoğlu Kent Savunması topluluğu tarafında yapılan çeşitli eylemlerde de Tarlabaşı Kentsel Yenileme Projesi protesto edildi.
İstanbul Tarlabaşı mahallesi sakinleri, üstlerinde “Belediye-Holding Ortaklığına Son”, “Dönüşüm Değil Bölüşüm Projesi” yazılı pankartlarla Beyoğlu Belediyesi önünde toplandı.
Tarlabaşı Mülk Sahipleri ve Kiracıları Kalkındırma Sosyal Yardımlaşma Derneği sözcüsü Erdal Ayberk yaptığı basın açıklamasında, kendilerinin muvafakatı, bilgisi ve yasal izni olmaksızın ev ve işyerlerinin önce proje kapsamına alındığını ve sonra tapulu mülkiyetlerin kişilerin haberleri olmadan Çalık Holding'e ihale edildiğini söyledi.
Ayrıca, Ayberk “Çalık Holding kuruluşu Gap İnşaat firması, Beyoğlu Belediyesi'nin desteğiyle bina satın almaktadır. Kiracıların kiraları 100 TL'den, 500 TL'ye çıkarılmaktadır. Beyoğlu Belediyesi, tapulu mallarımıza rağmen proje sürecinde bizi dışlamıştır. Beyoğlu Belediyesi’ni kınıyoruz,” dedi.
Mahalleliler belediye önünde bir süre slogan attıktan sonra dağıldı.
Tarlabaşı'nda yaşanan hukuksuz yerinden edilmelerden sonra Uluslararası Af Örgütü basın açıklamasında bulundu. Örgütün Türkiye araştırmacısı Andrew Gardner, “Beyoğlu Belediyesi yetkilileri yürürlükteki zorla tahliyeleri derhal askıya almalı ve uluslararası insan hakları standartları uyarınca korumalar sağlanana kadar tahliyeleri durdurmalıdırlar” dedi.